Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İran ve İsrail arasında devam eden gerginlikler hakkında A Haber'e çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Fidan, beklenmedik gelişmeler ve uluslararası ilişkilerin karmaşasıyla ilgili önemli bilgiler sundu.
İsrail'in Gücü ve İran'a Etkisi
Fidan, İsrail'in İran'a yönelik askeri tehditlerinin sonuçlarını değerlendirdi. "İsrail, İran'ın nükleer potansiyelini ortadan kaldıracak güçte değil" diyen Bakan, bu durumun İran'ı meşru müdafaa hakkına yönelttiğini belirtti. Çatışmaların neticesi olarak konuşan Fidan, olayların yalnızca nükleer mesele ile sınırlı olmadığını ifade etti. Netanyahu'nun kişisel çıkarları doğrultusunda bölgeyi istikrarsızlaştırmak amacıyla hareket ettiğini vurgulayan Fidan, 12 gün süren çatışmaların şu an için sona erdiğini ancak uzun vadeli bir barış için hala belirsizliklerin var olduğunu aktardı. Ayrıca, İran ile ABD arasında sağlanacak bir anlaşmanın, kalıcı bir sessizlik sürecine kapı aralayabileceğini öne sürdü.
Amerika'nın Rolü ve İki Ülke Arasındaki İletişim
Bakan Fidan, çatışma sırasında ABD'nin rolü ve İran nükleer tesislerine yönelik gerçekleştirilen saldırılar üzerine de açıklamalarda bulundu. "ABD'nin askeri harekatlarıyla İran'ın nükleer alanlara zarar verildiği aşikar" diyen Fidan, bu durumun elle tutulur bir sonuç doğurduğunu vurguladı. Ayrıca, balistik füzeler ve vekil grupların savaş ihtimalini artırabileceğine dikkat çekti. Cumhurbaşkanı'nın, her iki tarafa da aracılık edeceği yönünde mesaj verdiğini belirten Fidan, Umman'da yeniden başlatılması düşünülen bir sürecin olduğunu belirtti. ABD ile İran arasındaki potansiyel görüşmelerin, yaklaşan bir normalleşmenin habercisi olabileceği dile getirdi.
Doğrudan İletişim ve Savaşın Dinamikleri
Saldırı gecesi gerçekleşen iletişimlerin önemli olduğunu belirten Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Rubio'nun aramasının detaylarını aktardı. "Saldırı sırasında Amerikalılar, kendilerinin herhangi bir iştirakleri olmadığını ve İran’ın da bu tür bir yanıt vererek düşmanca bir tutum sergilememesi gerektiğini vurguladılar" dedi. Ayrıca, İran'ın saldırı ihtimali üzerine ABD ile gerçekleştirdiği görüşmelerin, savaş tarihine düşecek kadar nadir bir durum olduğunu ifade etti. Fidan, "Savaşın temeli haber vermemektir ancak burada taraflar birbirlerine belirli zorunluluklar çerçevesinde mesaj vermektedir" şeklinde konuştu.
Ülke Güvenliği ve Halkın Moral Durumu
Fidan, Türkiye'nin güvenlik politikaları konusunda kararlı bir duruş sergilediğini belirtti. "Halkımız müsterih olsun, yetkili kurumlar her an görevinin başında" dedi. Ülke savunmasının akıl ve cesaretle başlatıldığını ifade eden Bakan, "Ölüm korkusu taşımıyoruz, bizi korkutacak bir durum yok" vurgusunu yaptı. Tehditleri iyi analiz etmenin ve başka ülkelerle mantıklı bir iletişim kurmanın önemine işaret eden Fidan, hazırlık amacıyla kötü senaryoların düşünülmesi gerektiğini de dile getirdi. Bu bağlamda, devlet işleri konusunun ciddiyetine de dikkat çekildi.