Döviz kurlarında artış ivmesi devam ederken, dolar tarihi seviyelere yaklaşma çabasını sürdürüyor. Türk Lirası karşısında önemli bir değer kaybı yaşayan dolar, son günlerde yeniden değer kazanmaya başladı.
Döviz Kurlarındaki Son Durum
Küresel ekonomi çerçevesinde karşılaşan zorluklar, döviz kurlarını etkileyecek önemli faktörler arasında yer alıyor. Korumacılık politikalarının etkisi, faiz oranlarındaki belirsizlikler ve jeopolitik gelişmeler, döviz piyasalarında istikrarsızlığa yol açıyor. Özellikle Türk Lirası, dolar karşısında zayıflama sürecini sürdürüyor. 19 Mart 2025 tarihinde 41.5297 lira ile tarihi zirvesini gören dolar, bugün ise 40.4456 liraya kadar çıkarak tarihi yüksek seviyeden yalnızca 1.08 lira ile ayrıldı. Yüzde 2.68 oranında bir artış yaşanması durumunda, dolar yeni bir rekor kırmış olacak.
Yükselişin Ardındaki Nedenler
Döviz kurlarındaki bu artışın arkasında çeşitli dinamikler bulunuyor. Küresel ekonomideki belirsizlikler ve yerel ekonomik koşullar, yatırımcılar üzerinde baskı oluşturuyor. Doların değerlendiği bu dönemde, Merkez Bankası'nın faiz politikalarının yanı sıra uluslararası piyasalardaki dalgalanmalar da etkili oluyor. Dolardaki güçlenme, Türk Lirası üzerinde olumsuz etkilere neden olurken, yatırımcılar için de belirsizlik yaratıyor.
Goldman Sachs'ın Tahminleri
ABD merkezli yatırım bankası Goldman Sachs, dolar kuruna dair stratejik tahminlerini duyurdu. 3 ay içinde 41 lira, 6 ay içinde 43 lira ve bir yıl içerisinde ise 45 lira seviyesine ulaşmasını öngörüyor. Bu tahminler, yatırımcılar arasında dolara olan talebin artacağına yönelik beklentileri artırıyor. Toplumun dikkatini çeken bu tahminler doğrultusunda, dolarda yıllık getiri oranlarının tahmin edildiği düzeyde kalması bekleniyor.
Doların Yıllık Getirisi ve Enflasyona Etkisi
Öngörülen rakamlar ışığında, dolardaki yıllık getiri oranının %8.4 civarında gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Ancak, mevduat faizi ve para piyasası fonları gibi geleneksel yatırım araçları ile kıyaslandığında, dolardaki getiri oranlarının oldukça düşük kalacağı ortaya çıkıyor. Doların enflasyon faktörü göz önüne alındığında, beklenen getirinin daha da aza ineceği gerçeği de gözler önüne seriliyor.
