Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan'dan dönüşü sırasında gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu. Yeni bir anayasa üzerindeki çalışmaların gerekliliğine değinen Erdoğan, bu sürecin kişisel bir hedef olmadığını, tamamen ülkede ihtiyaç duyulan değişimleri sağlamak amacıyla hayata geçirileceğini belirtti. Türkiye'nin mevcut anayasa yapısının geçmişteki darbelere dayandığını vurgulayan Erdoğan, yeni bir sivil anayasanın ülkeye kazandırılması gerektiğini savundu.
Yeni Anayasa İhtiyacı
Erdoğan, anayasa reformuna dair düşüncelerini paylaşırken, Türkiye'nin evrensel standartlarda bir demokrasiye ihtiyacı olduğunu söyledi. "Sivillerin hazırladığı bir anayasaya ihtiyacımız var" ifadeleriyle mevcut durumu eleştiren Erdoğan, "Darbecilerin yazdığı bir anayasa ile toplumu bir araya getirmek imkansız" dedi. Mevcut anayasanın insanları böldüğünü ve ülkeye zarar verdiğini belirtti. Anayasa değişikliği ile değişen dünya koşullarına uyum sağlamak gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı, bunun için AK Parti olarak çalışmalar yürüttüklerini vurguladı.
Siyasi Partilerle İşbirliği Önerisi
Erdoğan, tüm siyasi partilere, özellikle Cumhuriyet Halk Partisi’ne çağrıda bulunarak, ortak bir sivil anayasa oluşturma yolunda birlikte çalışmanın önemini dile getirdi. Çalışma gruplarının hızla oluşturulabileceğini ifade eden Erdoğan, böyle bir projenin Türkiye’nin geleceği açısından kritik önem taşıdığını belirtti. "Komisyonları kuralım ve sivil anayasayı bir an önce oluşturalım" diyen Erdoğan, milletin ihtiyaçlarını karşılayacak bir yapının Türkiye’ye kazandırılmasının elzem olduğunu ifade etti.
Kişisel Hedeflerin Ötesinde
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tekrar seçilme veya aday olma gibi bir kaygısının olmadığını belirtirken, esas hedefinin ülkenin uluslararası arenada saygınlığını artırmak olduğunu söyledi. Ekonomik verilere dikkat çeken Erdoğan, Türkiye'nin milli gelirinin son yıllarda önemli bir artış gösterdiğine vurgu yaptı. «İhracatta 265-270 milyar dolar seviyelerine ulaştık» diyerek, ekonomik başarıların sürdürülebilirliğine de değindi. Ayrıca, döviz rezervlerinin güçlendiğini belirterek, Türkiye'nin ekonomik durumu hakkında olumlu bir tablo çizmeye çalıştı.