Türkiye, kuraklıkla başa çıkma mücadelesinde önemli adımlar atıyor. Ancak "Yeşil Bursa" lakabını taşıyan Bursa ili, kuraklığın etkilerini derinden hissetmeye başladı. Kentin içme suyu kaynakları ve bu konuyla ilgili gelişmeler hakkında bilgiler veren Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, su krizinin ciddiyetine dikkat çekti.
SU KAYNAKLARINDAKİ BÜYÜK DEĞİŞİM
Başkan Bozbey, Eylül ayı değerlendirme toplantısında Bursa'nın içme suyu rezervlerine yönelik bilgiler verdi. Son dönemlerde artan kuraklık, su kaynakları üzerindeki baskıyı artırdı. Kentin su ihtiyacının büyük bir kısmı, Doğancı ve Nilüfer barajlarından karşılanıyordu. Ancak mevcut durumda, bu barajların sağladığı suyun oranı önemli ölçüde azaldı. Geçmişteki su temin oranlarına rağmen, şu anda suyun %50’sinin Doğancı ve Nilüfer barajlarından, %15’inin Uludağ’daki pınar kaynaklarından, %35’inin ise BUSKİ’ye ait derin su kuyularından temin edildiği belirtiliyor. Bozbey, yer altı su seviyelerinin 250 metreye kadar düştüğüne dikkati çekerek, bu durumun Bursa ovasında yaşanan kuraklığın bir göstergesi olduğunu ifade etti.
KURAKLIK VE SU KESİNTİSİ TEHLİKESİ
Başkan Bozbey, kuraklığın seyrine ilişkin de bilgiler sundu. Doğancı Barajı’nda doluluk oranının %6,81, Çınarcık Barajı’nda ise %50 seviyesinde olduğunu açıkladı. Nilüfer Barajı'nda ise su olmadığını belirten Bozbey, bu durumun ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Bursalıların günlük su tüketiminin yaklaşık 525 bin metreküp olduğunu aktaran Bozbey, Çınar Barajı'ndaki suyun, Doğancı Barajı’na aktarılmasının, günlük su ihtiyacını karşılamada büyük katkı sağlayabileceğinin altını çizdi. Buna ek olarak, yaşanan kuraklık sorununa yönelik hazırlıkların yapılması gerektiğini ifade etti. Geçtiğimiz aylarda uygulamaya sokulan bypass hattının bu noktada hayati bir işlev gördüğünü belirtti.
SU FİYATLANDIRMASI VE GELECEK PLANLARI
Su fiyatlandırmaları konusunda açıklamalarda bulunan Bozbey, Türkiye genelinde 30 büyükşehir arasında su maliyetinin 23-24 sıralarında yer aldığını ifade etti. 1 metreküp suyun maliyetinin 80-85 lira arasında değiştiğine dikkat çekti. Ayrıca, deniz suyunu arıtarak içme suyu elde etme sürdürülen çalışmaların önemine değindi. Çınarcık Barajı’ndaki toplam su miktarının 150 milyon metreküp olduğunu hatırlatan Bozbey, suyun sanayi ve içme suyu olarak kullanılması konusunda yürütülen çalışmaların sürdüğünü aktardı. Barajın mevcut su kapasitesine yönelik stratejik planların uygulanması, su krizinin aşılmasına yardımcı olacağı düşünülüyor. Ayrıca, yapılacak tünellerle Doğancı Barajı'na daha fazla su aktarımının sağlanması yönünde önemli adımlar atıldığı belirtiliyor.
SU KALİTESİ VE HALKA YANITLAR
Mustafa Bozbey, su tasarrufu çalışmaları kapsamında okullara perlatörler takılmasının yanı sıra, kayıp ve kaçak su oranını azaltmak için çeşitli projeler yürüttüklerini sözlerine ekledi. Bypass hattından gelen suyun arsenikli olduğu yönündeki iddialara ise sert bir yanıt verdi. Suyun Dünya Sağlık Örgütü'nün kriterlerine uygun olarak arıtıldığını hatırlatarak, Bursa'daki suyun çeşmeden içilebileceğini ifade etti. Özellikle halk sağlığını tehdit eden konular hakkında dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.
GELECEK İÇİN ÖNGÖRÜLER
Başkan Bozbey, ilerleyen dönemlerdeki su sorunu ile ilgili öngörülerde bulundu. Eğer yağmur yağmaz ve planlı bir su kesintisi yapılmazsa, 6 Ekim 2025 tarihine gelindiğinde barajlardaki suyun tükenmiş olabileceğini açıkladı. Gündelik su kullanımına göre barajlarda su seviyesinin her gün yaklaşık 25 santim azaldığını belirtti. Yağmurların durumuna bağlı olarak, su kesintisi yaşanma olasılığının arttığını ifade ederek, su krizine hazırlıklı olmak gerektiğinin altını çizdi. Gelecek için hazırlıklara devam edileceğini ve halkı bu konuda bilgilendireceklerini söyledi. Su kesintisi yaşanmaması için alınan önlemler, kriz yönetiminde ne denli önemli bir rol oynayacak gibi görünüyor.
