Aylardır ambargo altında! PKK kampına büyük gözaltı

"Terörsüz Türkiye" sürecinde terör örgütü PKK'nın silah bırakması doğrultusunda atılan adımlar izlenirken, Irak merkezi yönetimi de Mahmur Kampı'nı ambargo altına aldı. 10 Ağustos'tan bu yana kampa erzak girişine izin verilmezken, kamp sorumlularının da aralarında olduğu pek çok kişi göz altında tutuluyor.

Terör örgütü PKK'ya silah bırakma süreçlerinin devame ettiği 'Terörsüz Türkiye' girişimi sürecinde, örgüt mensuplarının Irak'taki varlığı, Bağdat yönetiminin dikkatini çekiyor. Irak merkezi hükümeti, söz konusu terör yapılanmasının üzerine gitmekte kararlı görünmekte. Bu hedef doğrultusunda, PKK'nın Irak sınırları içerisindeki en önemli kamplarından biri olan Mahmur Kampı, ciddi bir ambargo uygulamasıyla karşı karşıya.

 

Mahmur Kampı'na Uygulanan Ambargo

Mahmur Kampı’ndaki durum, Irak güvenlik güçlerinin sıkı takibi altında. Olayların gelişimiyle birlikte, kampın önde gelen isimlerinden biri, siyasi otoriteden bağımsız çalışmaları nedeniyle gözaltına alındı. Ahmed Şehbaz ve şoförü Gabar Nas, sağlık sorunları nedeniyle Süleymaniye'ye gitmek isterken, Kerkük'teki Irak ordusu kontrol noktasında yakalandı. Bu tür gözaltı uygulamalarının sıklaştığı ve Irak hükümetinin, söz konusu kamptan Irak şehirlerine gidiş-gelişlere yönelik kısıtlamalar getirdiği bildiriliyor. Özellikle 10 Nisan'dan itibaren kampın dışarı ile olan bağlantıları ciddi anlamda kısıtlanmış durumda. Bu durum, Mahmur'daki insanların günlük yaşamını olumsuz yönde etkiliyor.

Gözaltı Süreçleri ve Sorunlar

Mahmur Kampı, Türkiye ve Irak arasında tarihsel anlamda önemli bir tartışma konusu olmuş durumda. Daha önce de, kamp yöneticileri Irak hükümetiyle görüşme gerçekleştirmiş ancak bu görüşmeler sonrasında gözaltına alınarak 37 gün boyunca tutuklu kalmışlardı. Son gelişmelere göre, Irak merkezi yönetiminin, buradaki bireylerin tedavi veya iş görüşmeleri gibi sebeplerle bile Irak şehirlerine geçişlerini engellediği ortaya çıktı. Bu durum, kampta yaşayanların yaşam standartlarını daha da zorlaştırmakta. Özellikle terör örgütü PKK'nın sözde liderliği, bu tür gözaltıları kendi bakımından “manidar” bulmakta ve durumu bir propaganda aracı olarak kullanma çabasına girmektedir.

Kamp Yöneticilerinin Açıklamaları

Sözde Mahmur Halk Meclisi Eş Başkanı Filiz Budak’ın, kampın Barzani yönetimi nedeniyle baskı altında olduğu yönündeki iddiaları, bu durumun ne denli karmaşık olduğunu gözler önüne seriyor. Budak, silah bırakma çağrısının gelecekteki durumu şekillendireceğine inanmakta ve kampın kaderinin bu çağrı ile belirleneceğini öne sürmektedir. Örgüt temsilcileri, ambargo ve gözaltı uygulamalarının süregeldiği bir ortamda, insanların hastanelere erişiminin engellendiğini ifade etmektedir. Ancak Irak hükümeti, bu söylemleri yalanlayarak, kampın resmi olarak kendisi tarafından tanınmadığını ve uygulanan kısıtlamaların söz konusu toparlama amacı için gerekli olduğunu savunmaktadır.

Mahmur Kampı’nın Tarihçesi ve Önemi

Mahmur Kampı'nın tarihi, 1998 yılına kadar gitmektedir ve o zamandan beri PKK mensuplarıyla ailelerinin barındığı bir yer olmuştur. Erbil’in güneybatısında yer alan bu kamp, merkezi Irak hükümeti açısından da önemli bir mesele oluşturmaktadır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, bu kampı “terörizmin kuluçka merkezi” olarak nitelendirmesi, duruma ilişkin uluslararası alandaki hassasiyeti artırmaktadır. Kamptaki gözaltıların yanı sıra, ambargo durumunun yarattığı belirsizlik ve terör örgütü içerisindeki huzursuzluk, gelecekte daha fazla probleme yol açabilir. Mültecilerin durumları ve Irak hükümetinin sağlamış olduğu kısıtlamalar, bu alan üzerindeki tartışmaları daha da derinleştirecektir.

İLGİLİ HABERLER